8 Ocak 2012 Pazar

Entel Dantel

Soguk bir pazar.
Sabah erken saatlerde başlar. 
Sıkı bir kahvaltılı pancakeli krepli tahinli yani bol kalorili.


Tamam pes ettim bulutlar . Bugün istediğiniz kadar gelin üstüme . Teslim !
Özlesemde başka renkleri sustum kabullendim griyi.

Derken Milas 'ta buldum kendimi.

Yıldızların altında uyuduğumu , toprağa domates ,ahududu fideleri ektiğimi hayal ettim .
Sadece rüzgarın sesinde , bir somun ekmekte huzuru yaşadım .


Aslında film komedi filmi , lakin öyle güzel anlatmışki doğal yaşamı katledişimizi.
Herşeyi para ile ölçüp nelerin elimizden kayıp gittiğini. 

Çok eğlenceliydi , zaman zaman kalkıp oynayısımız geldi Zeybek havalarında .
Bulutsuzluk Özleminin rock türkülerinde.
Çok anlatasım var .
Çekimlerinin  büyük bölümü Pınarcık, Kapıkırı, Gölyaka ve Milas merkezde yapılmış.
Burdan Yüksel Aksu'ya sesleniyorum . 
Fikir , fikir , fikir ,
''Kesinlikle   yazlık sinema tadında tüm köyleri dolaşıp bu filmi izletmelisiniz .''
İzlemelilerki ellerindeki gücün farkına varmalılar .


Film çıkışı Fethiye Ovacığ'a 5 adım dahada yaklaştık sanki . Gitmek istiyoruz buralardan hemde çokkk . 

Baktımki hayal dünyasından kurtulamayacağım kendimi kurdelalara vurdum . 

 Ve 2012 nin ilk iç acıtan karesi .
Sebebini tam olarak anlayamadığım bir kıyım .
İnsanlar evleri yaparken belediyeye ait alanları  azar azar kendi arazilerine dahil ederler . Annemlerin sitede ise tam tersi olmuş durumda . 1985 yılında yapılmış beton duvarın bir kısmının yola dahil olduğu ortaya çıkmış . Ve yememiş içmemişler bu duvarı yıkmak uğruna , yada inananın ne uğruna algılayamadım 30 yıllık ağaçların hepsini kesmişler . Bu sonuncusu benim şahit olduğum . Çocukluğumun tepesinde geçtiği incir ağacı . offff yine fena oldum yazarken . Söyleyecek hiçbirşey bulamıyorum . 


Ve neşenin , özlemin , hayallerin , yıkımın birbirine karıştığı yazımı 27,02,2011 tarihinde yayınladığım video ile sonlandırıyorum .
Mutlaka ama mutlaka izleyin derim . Hoşş benim yüreğim artık kaldırmadı :(
Güzel başlayabilirdim aslında haftaya , ama kayıtsız kalamadım nankörlük karşısında .
İsyan ettim .
Sessiz bir çığlık gibi yükseldi yüreğimin acısı .

Yinede umudumuz hiç tükenmesin istiyorum.

6 yorum:

Berlin'in Nar Çiçeği dedi ki...

Kurdelaları görünce içimi bir sevinç kapladı ama bir alt kare gerçekten yürek acıtıyor... İnsanlarımızın bastıramadığı egoları yüzünden ilerde bir yeşil yaprağa hasret kalacağız... İyi haftalar olsun ...

Sycorox dedi ki...

:( bizim karşımızdaki dut ağacını da sırf kendi zevklerine kestiler geçen sene, çok üzülmüştüm ya :(

adaşehir dedi ki...

Umut olmasa ne yapardık ki biz? bizim evin ilerisinde yol üzerindeki bir yere ev yapılacaktı, kaldırımda çok güzel kocaman bir ağaç vardı. Kesmişler onu da geçenlerde :(

Birkaselezzet blogspot.com dedi ki...

iadeyi ziyarete geldim:)
çikilotalı sütlü irmik tatlım
benim favorilerimden:)
sana afiyet olsun:)
rüyanda ki tatlıyı bul muşsundur:)

Elifinelizi dedi ki...

Berlinin Nar çiçeği;
yaa değilmi Egolar ve kaybettirdikleri :(

Gamze;
Dutsuz kalsınlar kurusunlar emii :S

Adaşehir;
Umudumu tükenmesin diyoruzda , gördüklerimiz karşısında bazen karamsarlığa kapılmamak elde değil

Bir kase Lezzet ;
yaptım , yedim kilo bile aldım hehehe:D

Zeynep Özmen Ünlü dedi ki...

kara bulutları çok güzel fotoğraflamışsın... ağacın kesilmesi çok fena olmuş, gerçekten üzücü. geçen sene 2-3 ağaç vardı karşımızda bütün çirkinliği kapatan. ama baharda alerjiyi coşturuyor diye kestiler, 3 debv ağacı.. çok üzüldüm...

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...